TÜİK 2017 yılı sera gazı emisyon verilerine göre, emisyonlardaki artış bir önceki yılın %5.6, 1990 yılının ise %140 üstünde.
Açıklamada Türkiye’nin sera gazı emisyonları 2017 yılında 526,3 Milyon ton karbondioksit olarak belirtildi. Bu rakam 2016’nın sera gazı emisyon verilerinin %5,6 oranında üstünde iken, 1990 yılına göre ise %140,1 üstünde. 1990 yılında kişi başına karbondioksit eşdeğer emisyonu 4 ton/kişi olarak hesaplanırken, bu değer 2017 yılında 6,6 ton / kişiye yükseldi.
Türkiye’nin iklim krizinin ana faili fosil yakıtlara olan bağımlılığı, TÜİK’in emisyon verilerinde de açıkca görülebiliyor. Buna göre emisyonların %80,8’ini karbondioksit oluştururken, karbondioksit emisyonları bir önceki yıla göre %10’a yakın oranda artmış durumda. Başta kömürlü termik santraller olmak üzere fosil yakıtların enerji sektöründeki ağırlığı sera gazı emisyon verilerinde enerji sektörünü %72,2 ile birinci duruma getirirken, enerjiyi, endüstriyel işlemler ve ürün kullanımı %12,6’yla, tarımsal faaliyetler %11,9’la, atık %3,3’le takip ediyor.
Sadece 2017 karbondioksit emisyonlarına bakıldığında ise enerjinin payı %64.4 olurken, elektrik ve ısı üretimi %25,4, endüstriyel işlemler %10 ve tarımsal faaliyetler %0.2 olarak gözüküyor.
Metanda tarım ve endüstriyel hayvancılık açık ara önde
TÜİK verilerine göre 2017 yılı metan emisyonlarında tarımsal faaliyetlerin payı %62,3 olarak gözüküyor. Tarımsal faaliyetlerle ilişkili endüstriyel hayvancılığın da bu yüksek oranda önemli bir yeri olduğu unutulmamalı. Tarımsal faaliyetleri %21,3’le atık, %16,4’le enerji ve %0,03’le endüstriyel işlemler ve ürün kullanımı takip ediyor.
Comments powered by CComment