“Great Smog of London” olarak da bilinen, arka planında buna çok büyük bir hava kirliliğinin sebep olduğu Londra Sisi, 1952 yılında binlerce insanın ölümüne yol açtı.
1952 yılının Aralık ayı sırasında şehir genelinde görülmedik derecede bir soğuk yaşandı, bunun yanında havanın rüzgarsız ve antisiklon yani yüksek basınçlı oluşu da bu sisin oluşumuna etki etmiştir. Aslında temel nedeni, aniden başlayan alışılmadık soğukların etkisiyle şehirde yaşayan insanların ısınma amaçlı olarak olduğundan fazla kömür tüketmesidir diyebiliriz. Kömürün buradaki en kötü etkisi; önceleri antrasit gibi daha kaliteli kömür kullanımı olurken ikinci dünya savaşı sonrası borçların ödenmesi amacıyla bunlar ihraç edilmeye başlandı ve bu da nihayetinde yerli ucuz kömür kullanımına yol açtı. Bu kömür linyite benzeyen kükürtlü bir kömürdü ve bu da havaya salınan kükürt dioksit miktarını, özellikle de o soğuk zamanda oldukça arttırdı. Üstelik yalnızca evde kullanılan kömür değil, çevre bölgelerdeki kömür ile çalışan termik santraller de bu hava kirliliğine katkı sağladı.
Birleşik Krallık Met Ofisi'ne göre, kirlilik dönemi boyunca her geçen gün oldukça zararlı maddeler yayıldı. Bunları sayacak olursak; 140 ton hidroklorik asit, 1.000 ton duman partikülü 370 ton kükürt dioksittir. Bunların her gün havaya yayılması ve solunması insan sağlığını oldukça fazla tehdit etmiştir.
Isınma amaçlı olarak evlerde, termik santrallerde, buharlı lokomotiflerde ve dizel yakıtlı araçlarda kullanılan ve havaya yayılan dumanın oluşturduğu sis tabakası, kükürt dioksit gibi zararlı bileşiklerle de karışıp tüm şehri örten bir tabakaya dönüştü.
Ayrıca bu kirliliğin kapsadığı, katran gibi parçacıklardan dolayı ortaya çıkan duman sarı-siyah bir renk aldı ve bundan dolayı literatürde buna “pea-souper” adı takıldı. Kirliliğin oluşması bir yana, havanın rüzgarsız olmasında dolayı da sis dağılamadı ve daha önce görülmemiş çapta bir kirlilik birikimine sebep oldu.
Önceleri yalnızca bir sis olayı olarak düşünülmüştü ve halk panik oluşturmadı. Daha sonrasında bu duman kapalı alanlara da nüfuz etmeye başladı ve asıl tehdit bu noktadan sonra ortaya çıktı. Öyle ki büyük ölçüde görüşte azalmalar meydana geldi. Bu olay sürüşü imkansız hale getirdi. Sürüşün zorlaşması metro dışındaki toplu taşımaların aktif olarak çalışmasını da durdurdu.
Sisin, önceki olası Londra sisleri gibi geçici bir şey olmadığı anlaşıldıktan sonra sağlık hizmetleri olaya dahil oldu. Sisin yarattığı solunum yolu hastalıklarından korunma amaçlı maskeler takılmaya başlandı fakat bunları da yalnızca eczanelerden alabilenler kullanabiliyordu.
Takip edilen verilere göre haftalar içerisinde 4000 kişinin öldüğü ortaya çıktı ve bu da gerçekten ne kadar tehlikeli ve etkili olduğunu bize gösteriyor. Yalnızca bu kadarla kalmadı, ilerleyen zamanlarda daha çok ölüme ve hastalıklara sebep olduğu da görüldü. Bu hastalık ve ölümlerden en çok etkilenen kesim tabii olarak solunum kaynaklı rahatsızlıkları olanlar, yaşlılar ve genelde çocuklardı. Olaydan uzun süre geçtikten sonra tam 2004 yılında yapılan bir araştırma sonucu sis kaynaklı ölümlerin bilinenden çok daha fazla olup yaklaşık olarak 12.000 civarı olduğunu görüldü.
Sis tabakası o denli bir yoğunluğa ulaşmıştı ki, sinema salonlarında bile görüşler zorlaştığı için filmlerin iptal edilmesine neden oldu. Halihazırda doğa sporları veya açık hava konserleri görüş kaybı nedeni ve olası kazaları önlemek amacı ile yapılmadı.
KAYNAKÇA
- https://evrimagaci.org/olduren-sis-1952-yilinda-yasanan-buyuk-londra-sisi-12000-kisinin-olumune-neden-oldu-10192
Yazar: Zeynep AYDIN
Bizleri desteklemek ve tüm güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi sosyal medyada takip edin...